Türkiye’de virüs nasıl yayıldı, güvenli denilen köyler neden karantinaya alındı?

2019’un Aralık ayında Çin’in Wuhan şehrinde ortaya çıkan ve bugün tüm dünyayı etkisi altına alan coranavirüs, ne yazık ki bugün Türkiye’nin de baş belası durumunda. Dünyada ortaya çıktığı zaman Türkiye’ye ne zaman gelecek, gelecek mi derken ne yazık ki bu virüs geldi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, her gün olduğu gibi  ‘Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu’nu Twitter hesabından paylaştı. Sağlık Bakanlığı’nın resmi internet sitesi de koranavirüs ile ilgili bir tablo paylaştı.Paylaşılan tabloya göre; bugün yapılan 16 bin 160 testten 2 bin 786’sı pozitif çıktı. 69 kişi ise koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. Tabloda toplam rakamlara da yer verildi. Buna göre; toplam test sayısı 141 bin 716, toplam vaka sayısı 29 bin 921, toplam vefat sayısı 425, toplam yoğun bakım hasta sayısı 1251, toplam entübe hasta sayısı 867, toplam iyileşen hasta sayısı ise 484 olarak yer aldı. Ne yazık ki bunlar çok büyük rakamlar.  

Biz her gün vaka sayısının azalmasını beklerken maalesef vaka sayıları artıyor. Peki, bu bize neyi gösteriyor? Umreden gelenler, Avrupa’dan gelenler en son öğrenciler… Dışarıda gelen ve genelde virüsü Türkiye’ye getiren grup olarak gördüğümüz bu kişilerden testi negatif çıkanlar karantina süreleri biterken testi pozitif çıkanlar ise tedavi altına alınıyor. Ama Türkiye’de ne yazık ki tersine işleyen bir durum söz konusu. Eğer dışarıda gelenlerden karantinaya alınanlar tam olarak izole edildiyse ve buna göre taburcu oldularsa vaka sayısının artması neyin göstergesi? Demek ki bir yerde bir kaçak var. Ve bu kaçaklar bu virüsü herkese bulaştırıyorlar. Türkiye’de de bunun birçok örneği ortaya çıktı. Dışarıdan gelip karantinaya kendini almayan vatandaşlarımız ne yazık ki bu kaçağın başrolünü oynadılar.

Kendini karantinaya almayan vatandaşlar bu virüsü birçok insana entegre ettiler. Ve bugün Türkiye’de vakaların bu denli çoğalmasına neden oldular.   Bu şekilde virüs yayılarak birçok kişiye bulaşmış oldu. Ve ne yazık ki karantinada olması gereken birçok kişi bugün saklanmış ve virüsü yakınlarına bulaştırıyorlar.

Evet herkes zor durumda. Bizde biliyoruz ki çok zorumda olup belki ertesi gün yiyecek bir ekmeği olmayan insanlar vardır. Bunlar için evde kalmak çıkıp bir işte çalışmamak zor. Ama bu hastalık daha çok yayılır ise kimsenin o işe de ihtiyacı kalmayacak. Zor durumda iseniz devletin belirlediği yetkili yerleri arayın yardım talep edin. Bağrın, çağırın yetkili mercilere yazın inanın sesini duyuracaksanız ama siz evde çıkıp bu hastalığı kaptığınız zaman her şey daha da kötü olacak.

Son olarak köyler neden karantinaya alınıyor. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Türkiye’de kent merkezleri köylere göre daha güvenli. Nedenine gelirsek; geçen hafta yanılmıyorsam Haber Türk televizyonunda bir programda ismini hatırlamadığım bir bilim adamı şunu söyledi. Bizim korktuğumuz Türkiye’nin İtalya’ya benzemesi. Sebebini de şöyle açıkladı. İtalya’da koranavirüs görülünce bütün halk yaylalara, köylere gitti. Böylelikle bu hastallık seyahat yolu ile herkese bulaştı. Şimdi Türkiye geneline baktığınız zaman uzun yıllar İstanbul’da olan, veya orada çalışan birçok kişi iş yerleri, fabrikalar kapanınca memleketlerine geri döndüler. Ve yıllardır sadece anne babaların yaşadığı daha doğrusu yaşlıların kaldığı köylere hücum ettiler. Ve bu gelen çoğu kişide de koranavirüs mevcuttu. Bu şekilde virüs köydeki İnsanlara bulaştı. Şimdi bundandır ki köyleri karantinaya alıyorlar.

Bu virüs belasından  kurtulmanın yolu hiç şüphesiz kendimizi izole etmektir. Bunu yaparsak ancak bu beladan kurtulabiliriz. Sokağa çıkma yasağının bir hafta uygulanması belki yerinde ve haklı bir karar olurdu.